Paris'te dönem ressamlarının ağırlıkla yerleştiği Montmartre'a yerleştiğinde kendini Paris'in eğlence yaşamı içinde bulan Toulouse-Lautrec, kısa süre içinde gece hayatı, kabareler, barlar ve fahişelerden oluşan bir ilgi alanına sahip olmuştu. Dolayısıyla da eserlerinde hep bu konuları işlemeye başlamıştı.
Eser bir yatağın içine gömülmüş yatan iki genç kadını - sağdaki erkek gibi görünse de aslında kısa saçlı bir kadındır - tasvir eder. Resimdeki karakterler tahmin edilebileceği gibi kabarede çalışan kızlardan ikisidir. Kızların birbirlerine imalı bakışları seyirciyi en başta aralarında bir lezbiyen ilişki olduğuna dair şüphe içinde bırakabilir. Oysa ki durum bundan bir miktar daha faklıdır.
Dönem Paris'inde kabarelerde çalışan genç kızlar geceleri de birlikte aynı yataklarda uyurlardı. Bunun sebebi aralarında duygusal veya cinsel bir ilişki olması değil, sadece geceyi geçirecek yerleri olmaması ve kabarelerin çalışanlarına ayrı birer yatak yerleştirecek yer sıkıntısı çekmesiydi. Bu yakın ilişkiler kadınların aralarında cinsel açıdan çok duygusal bir ilişkinin oluşmasına ve yakın kardeşlik ilişkileri içinde birbirilerine güven ve koruma sağlamalarına dönüşmüştür. Bu aradaki güven bağı resimdeki figürlerde de kendini gösterir. Yatağın içindeki iki genç kızın birbirlerine dönmüş bakan yüzleri karşılıklı duydukları güven ve bağlılığı yansıtırken onların dış dünyanın acımasızlığı ve gece hayatının zor koşullarına karşı birbirlerini korumalarına ve dik durmalarına yardımcı olduğunu anlayabiliriz. Dolayısıyla eser aslında cinsel olarak yüklü değil fakat duygusal olarak dolu, şefkatli bir portre çizer.
Fakat lezbiyen ilişkilere karşı son derece ilgili olan Toulouse-Lautrec bu sahneyi sadece tek bir resimle yarım bırakmamıştır. Aynı eserin diğer benzer versiyonlarında aynı çiftin birbirlerine daha davetkar baktıklarını ve hatta öpüştüklerini bile görürüz. Ressamın erotik arzularını yansıtan bu diğer versiyonlar bu resmin de içeriğinin daha erotik olmasına sebep olur. Ressam eseri "Duygusal hazzın özü" olarak değerlendirmiştir.
Huzur ve sevecenlik görüntüsü içinde resmedilen sahne konuya ne ahlaki olarak eleştirel bir bakış açısı getirmekte, ne de konuyu yüceltmektedir. Özel hayattan bir kesiti sunan ressam eserde röntgencilik ve sempatizanlık arasında ince bir dinamik denge kurmayı başarır.
Yatakta: Öpücük "In Bed: The Kiss" - Toulouse-Lautrec |
Yatakta "In Bed" - Toulouse-Lautrec |
Konum: Orsay Müzesi "Musée d'Orsay", Paris
Tarih: 1892
Dönem: 19. Yüzyıl
Akım: Gerçekçilik "Realism"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder