Grant Wood'un ilginç görünümlü eseri, 1775-1783 yılları arasında İngilizler'in Kuzey Amerika'da bir araya gelmiş 13 kolonisinin İngiltere'den ayrılma mücadelesi olan Amerikan Bağımsızlık Savaşı sırasında gerçekleşen bir olayı anlatmaktadır. Bir Amerikalı vatansever olan Paul Revere, 1775 yılında Boston'dan Concord'a doğru harekete geçen İngiliz birliklerinin ilerleyişini Concord'daki Massachusetts İl Kongresi'ne duyurmak adına geceyarısında at üzerinde yol almış, ve güzergahındaki diğer Amerikalı vatanseverleri uyarmıştır. Bu sayede Condord'da bulunan yüklü miktardaki askeri teçhizat şehirden taşınabilmiştir.
Wood, Amerikan tarihinin değerli ve renkli bir parçası olarak gördüğü bu olayı kendi yöntemi ile tuvaline aktarmıştır. Eserde koloni tarzında şekillenmiş bir düzene ve mimariye sahip bir Massachusetts şehir meydanı görülür. Tepelerden kıvrılarak gelip meydandan geçen yolun üzerinde, dört nala bir at üzerinde Paul Revere görülür. Revere'ın yol boyunca atını sürüp insanları uyandırdığı evlerin sıra ile yanmış olan ışıklarından anlaşılabilir. Resmin sağ üst köşesinde ışıkları yanan evler Paul Revere'ın oradan geçmiş olduğuna işaret eder. Resmin ortasında görülen evlerdeki insanlar ise ise Paul Rever'ın geçişi ile henüz uyanıp ışıklarını açmış ve sokağa fırlamışlardır. Bu şekilde Revere'ın güzergahı boyunca evlerin ışıklarının birer birer yanacağı vurgulanır.
Wood, eserinin konusunu tarihi bir olaydan almış olsa da, tarihi gerçekleri yansıtma amacı gütmemiştir. Eğlenceli ve gerçekdışı bir görünüme sahip olan şehir, sanki yan yana gelmiş bebek evleri ile maketten bir şehir hissi yaratır. Geriplandaki tepeler ve ağaçlar anormal biçimde yuvarlak hatlara sahiptir ve sanki yumuşak yastıklar veya toplar gibi görünür. Paul Revere'in atlı figürü de bir o kadar yapaydır. Oyuncak gibi görünen atlı figürün modeli de aslında Wood'un komşusundan ödünç aldığı gerçek bir oyuncak sallanan attır.
Eserde sağdan gelen son derece parlak ayışığı ile aydınlatılmış şehir, geceyarısı karanlığını çağrıştırmaz. Şehirdeki binalar sanki bir projektörle aydınlatılmışçasına parlaktır ve arkalarında karanlık gölgeler bırakırlar. Ressamın zamana bağlı kalmadan oluşturduğu bir ayrıntı ise evlerden gelen parlak ışıklardır. Evlerin pencelerinden sanki elektrikle aydınlatma varmış gibi eşit ve parlak ışıklar çıkmaktadır. Oysa söz konusu tarihte henüz elektrik aydınlatması keşfedilmemiştir.
Gerçeğe uygun olmayan görünümlerine rağmen eser seyirciyi kendine bağlamakta güçlü çekmez. Yukarıdan, neredeyse kuşbakışı bir açıyla resmedilmiş eserde seyirci şehir görünümüne hakimdir. Dramatik ışıkla aydınlatılmış şehir etkileyicidir, ve şekilleri özenle tasarlanmış evler, geometrik formlardaki yüzey şekilleri ve etkili perspektif, seyirciyi bir nevi hayal alemi içine çeker.
1930'ların ekonomik buhranla ("Great Depression") çalkalanan Amerikası'nda Amerikan kültürü, tarihi ve kahramanlarını yüceltmek etkili bir tepkidir. Dolayısıyla Wood'un eseri Koloni Amerikası'nı yücelten ve Amerikan değerlerine sahip çıkan bir tablo ortaya koyar. Wood'un dahil olduğu Bölgeselcilik akımı (bknz. Amerikan Gotiği "American Gothic" - Wood), bu dönemdeki ünlü Avrupa akımlarına, özellikle de sanatı yönlendiren soyut Fransız sanatına ilgisiz kalmıştır. Özellikle tarım ağırlıklı bir ekonomiye sahip olan Amerika'nın kırsal bölgelerindeki yaşayışın kendine has bir gerçeklikle resmedilmesi akımın amacı olmuştur. Akım, nispeten muhafazakar ve gelenekçi tarzı ile Amerika'nın döneme özgü duyarlılıkları ile örtüşmüş ve 1930-35 yılları arasında popülerliğinin zirvesine oturmuştur.
Konum: Metropolitan Sanat Müzesi "Metroplitan Museum of Art", New York
Tarih: 1931
Dönem: Modernizm
Akım: Bölgeselcilik "Regionalism"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder